Boşanmalı mıyım? Vicdanım doğru mu söylüyor

Affetmeyecegim gibi ona oyle sozler soylerdim ki ozguvenini paramparca eder, cam kırığına cevirirdim. Beni baskilarken, hayatima mudahale ederken baska kadinla gorustugu icin hic acimadan yapardim bunu.
 
Bu kadar aciz, özgüvensiz, sadakatsiz, ezik ve bir de üstüne yaşlı olan bir adama niye bu kadar sevgi beslenir anlamadım. Adamın tek iyi bir şeyi yok. Ailenizi başından dinleyecektiniz. Berbat bir hayat yaşamışsınız ama daha berbatı için buyrun bu dedeyle yeniden evlenin ne diyim. Bide bende ne eksikti diye düşünmenizin anlamı yok eksik sizde değil erkek olduğunu kanıtlamaya çalışmış işte kendince, iğrenç herif ya aciz
 
Sizin kendinize hiç saygınız yok mu? Sizi kreş öğretmenleriyle konuşturtmazken nasıl empati yapabildiniz neyin empatisi bu yahu?
Siz de kendinizi cinsel anlamda eksik hissetseniz eşinizi kısıtlar mıydınız yani?
Eşinizin tek sorunu aldatmak değil ki. Aldatmak affedilebilir. Çocuk varsa. Maddi olarak zorlanıyorsanız ve Geri kalan her şey mükemmelse.
Ama bu adamın bir tane iyi özelliği yok.
Sizin de her türlü imkanınız var. Bu adama ihtiyacınız yok.
Kocanız ailenizin söylediği gibi bakıcı arıyor gerçekten. Erkekler böyle yalnız kaldıktan bir süre sonra hayatları sefil hale gelince kafalarına dank eder. Oyuna gelmeyin.
 
Hanımlar merhaba. Bu soruma sadece evli hanımlar cevap verirse cok sevinirim. Anonim olarak içimi açabileceğim inanın kimsem yok. Ben 36 yaşında 7 yıl evlilik sürdürmüş ve 5 yaşında ikiz erkek çocuk sahibi bir kadınım. Endüstri mühendisiyim, tek çocuğum. Eşim ile aramızda 17 yaş var. Bu evliliğim ne para ne güç ne itibar için yapılmış bir evlilik değil. sizlere yemin ederim ki bu saydığım her şeye ben de en az eşim kadar sahibim. Kendisiyle bir iş yemeğinde tanıştık. Daha önce hayatımda ufak tefek flörtleşmeler hariç kimse olmamıştı. İş yemeği sonrası yaklaşık 6-7 ay peşimden koştu ve beni kendine aşık ettikten sonra evlendik. Ne onun ailesi ne benim ailem bu evliliği onaylamadı. İki tarafında tek sorun ettiği ve aşamadığı şey yaş farkıydı. Eşim ailesinin isteği üzerine 20 yıl önce uygun görülen biriyle görücü bir evlilik yapmış 2 sene ardından sevemediği devam ettiremediği icin ayrılmış. Ve bir daha sevmeden gerçekten aşık olmadan evlenmeyeceğini söylemiş. Evlendiğimizde ben 27 eşim 44 yaşındaydı. Olgun ne istediğini bilen bana kraliçe gibi hissettiren bir adamdı. Evlendikten 1 sene sonra calısmamı sorun etmeye başladı, ailesi gözümün dışarı kayma korkusundan dolayı eşimi bu konuda hep sıkıştırdı. Çocuklarımız oldu derken düzene girdik ve çok güzel yolunda giden bir evliliğim vardı. Ta ki 2022 yılına kadar. 2022 yılında cinsel hayatımızda biraz durağanlaşma başladı eşim epilepsi hastası ve kullandığı ilaçların dozaj değişimi gibi bir durumu olduğunda bu ruh haline yansıyordu fakat cinsel hayatımıza yansıması ilk kez olmuştu. Ve bu eşimde sanırım yetersizliğe sebep oluyordu. Eşimin baskıları ve kıskanclıkları cok fazla artmaya başladı. Artık evimize misafir kabul etmiyordu, ben tek başıma bir yere gidemiyordum. Çocuklarımızın kreş öğretmeni erkek olduğu için görüşmeye dahi gidemiyordum. Hepsini alttan alıyordum çünkü empati yapabiliyordum. Daha sonrasında eşimin bana bu baskıları yaparken aynı zamanda hayatında başka biri olduğunu öğrendim kendisi inkar etmedi. Tek gecelik bir ilişki değildi. 2-3 ay sürmüştü eşim bunu göğsünü gere gere dillendirip beni ezmeye calısıyordu boşanma davası açtım. Davamız görüldü anlaşmalı olarak boşandık. Af bile dilemedi bana ‘sen dünyadaki tek kadın değilsin olsan da olur olmasan da’ gibi bir imaj çizdi. Kadınlık gururumu çok kırdı. Boşandıktan 3-4 ay sonra eşim sanki hiç boşanmamışız gibi davranmaya af dilemeye hatta yalvarmaya başladı. Bunların hepsinin sebebinin aramızdaki yaş farkından dolayı ezilmiş hissettiğini ben aldatırım diye korktuğunu söyledi. Ben görece olarak güzel sevilen sempatik bir kadınım arkadaşlarımız, aile büyüklerimiz düğünlerde ve davetlerde bunu dile getirir. Bunun dile getirilmesinin bile kendisini kötü hissettirdiğini benimleyken erkek gibi hissetmediğini kendisini kücük gördügümü düsündügünü bana yetemediğini hissettiğini söyledi o yüzden beni ezme ve yok sayma gereği duymuş aldattığı kadın 45-47 yaşlarında görece güzel olmayan iki kelimeyi bir araya bile getiremeyen bir kadın aralarında duygusal bir bağ olmadığına inanıyorum en azından eşimi bu konuda tanıyorum. Bu süreç beni çok yıprattı. Ailem affetmemi ve barışmamı istemiyor bir ömür arkamda olduklarını hazır boşanmışken tekrar evlenip eşime (onların görüşüne göre) bakıcılık(!) yapmamı istemiyorlar. Tekrar kariyerime dönmemi hayatıma devam etmemi destekliyorlar. Çocuklarıma bakacaklarını yeni hayatım için elinden geleni yapacaklarını hep söylüyorlar. Hep arkamdalar. Eşimin ailesi ise bizden hiç kopmadı oğullarına yapmadıkları anne ve babalığı babanne dedeliği daima yapmaya devam ettiler. Boşanma aşamasında da boşanmamamız için çok çaba sarfettiler şimdi de tekrar birleştirmek için çabalıyorlar. Torunları her şeyleri. Eşim çift terapisine gitmeyi, beni kaybettiğini yeni yeni anladığını defalarca söyledi, ağladı. Daire kapımın önünde sabaha kadar oturduğu günler dahi oldu. Kendisini halen çok seviyorum evliliğimizin hiçbir alanında yetersiz olduğunu düşünmedim ona hep çok aşıktım halen aşığım. Çocuklarım babalarını çok seviyor. Fakat ben eşimin gözüne baktıkça başka bir kadına dokunduğu hissini aşamıyorum. Acaba ona da böyle baktı mı ona da böyle dokundu mu onun da kokusunu böyle içine çekti mi gibi sorularla boğuşuyorum ve bu eşimden soğumama sebep oluyor. Eşimin açıklamalarına rağmen bende olmayıp o kadında olan ne var diye gecelerce düşünüyorum, uyuyamıyorum. Bir evlilik sürdüren ve bu kadar uzun derdimi okuyan tüm hanımlara soruyorum. Siz olsanız yürütür müydünüz zor da olsa kabul eder miydiniz? Yoksa hazır boşanmışken yeni hayatınıza kariyerinize ve kurduğunuz düzeninize devam mı ederdiniz?
Sizde akil yok.. Soyleyeceklerim bu kadar.
 
Ömrünün baharında olan bir kadınsınız, çocukları da büyütmüşsünüz, kariyerinize kendinize odaklanacağınız o altın zamanlar gelmiş dayanmış size göz kırparken tekrar sar başa yapma isteği neden? Boşanma gibi stresli ve yıpratıcı bir süreci de atlamışken neden yeni bir yolda yürümek istemezsiniz ki? Neden böyle kendinize eziyet etmekten hoşlanıyorsunuz? Üstelik sizi aldatmış, sizden 20 yaş büyük babanız yaşında birisi için yapıyorsunuz bunu! Konuyu başkası foruma yazmış gibi okumayı deneyin Allah aşkına. Akıl mantık işi mi sorduğunuz şeyler? Yolunuza bakın. Mis gibi kurtulmuşsunuz, mis gibi arkanızda duran aileniz var, mis gibi çocukları büyütmüşsünüz, mis gibi odaklanabileceğiniz bir mesleğiniz var. Eee daha ne
 
Hanımlar merhaba. Bu soruma sadece evli hanımlar cevap verirse cok sevinirim. Anonim olarak içimi açabileceğim inanın kimsem yok. Ben 36 yaşında 7 yıl evlilik sürdürmüş ve 5 yaşında ikiz erkek çocuk sahibi bir kadınım. Endüstri mühendisiyim, tek çocuğum. Eşim ile aramızda 17 yaş var. Bu evliliğim ne para ne güç ne itibar için yapılmış bir evlilik değil. sizlere yemin ederim ki bu saydığım her şeye ben de en az eşim kadar sahibim. Kendisiyle bir iş yemeğinde tanıştık. Daha önce hayatımda ufak tefek flörtleşmeler hariç kimse olmamıştı. İş yemeği sonrası yaklaşık 6-7 ay peşimden koştu ve beni kendine aşık ettikten sonra evlendik. Ne onun ailesi ne benim ailem bu evliliği onaylamadı. İki tarafında tek sorun ettiği ve aşamadığı şey yaş farkıydı. Eşim ailesinin isteği üzerine 20 yıl önce uygun görülen biriyle görücü bir evlilik yapmış 2 sene ardından sevemediği devam ettiremediği icin ayrılmış. Ve bir daha sevmeden gerçekten aşık olmadan evlenmeyeceğini söylemiş. Evlendiğimizde ben 27 eşim 44 yaşındaydı. Olgun ne istediğini bilen bana kraliçe gibi hissettiren bir adamdı. Evlendikten 1 sene sonra calısmamı sorun etmeye başladı, ailesi gözümün dışarı kayma korkusundan dolayı eşimi bu konuda hep sıkıştırdı. Çocuklarımız oldu derken düzene girdik ve çok güzel yolunda giden bir evliliğim vardı. Ta ki 2022 yılına kadar. 2022 yılında cinsel hayatımızda biraz durağanlaşma başladı eşim epilepsi hastası ve kullandığı ilaçların dozaj değişimi gibi bir durumu olduğunda bu ruh haline yansıyordu fakat cinsel hayatımıza yansıması ilk kez olmuştu. Ve bu eşimde sanırım yetersizliğe sebep oluyordu. Eşimin baskıları ve kıskanclıkları cok fazla artmaya başladı. Artık evimize misafir kabul etmiyordu, ben tek başıma bir yere gidemiyordum. Çocuklarımızın kreş öğretmeni erkek olduğu için görüşmeye dahi gidemiyordum. Hepsini alttan alıyordum çünkü empati yapabiliyordum. Daha sonrasında eşimin bana bu baskıları yaparken aynı zamanda hayatında başka biri olduğunu öğrendim kendisi inkar etmedi. Tek gecelik bir ilişki değildi. 2-3 ay sürmüştü eşim bunu göğsünü gere gere dillendirip beni ezmeye calısıyordu boşanma davası açtım. Davamız görüldü anlaşmalı olarak boşandık. Af bile dilemedi bana ‘sen dünyadaki tek kadın değilsin olsan da olur olmasan da’ gibi bir imaj çizdi. Kadınlık gururumu çok kırdı. Boşandıktan 3-4 ay sonra eşim sanki hiç boşanmamışız gibi davranmaya af dilemeye hatta yalvarmaya başladı. Bunların hepsinin sebebinin aramızdaki yaş farkından dolayı ezilmiş hissettiğini ben aldatırım diye korktuğunu söyledi. Ben görece olarak güzel sevilen sempatik bir kadınım arkadaşlarımız, aile büyüklerimiz düğünlerde ve davetlerde bunu dile getirir. Bunun dile getirilmesinin bile kendisini kötü hissettirdiğini benimleyken erkek gibi hissetmediğini kendisini kücük gördügümü düsündügünü bana yetemediğini hissettiğini söyledi o yüzden beni ezme ve yok sayma gereği duymuş aldattığı kadın 45-47 yaşlarında görece güzel olmayan iki kelimeyi bir araya bile getiremeyen bir kadın aralarında duygusal bir bağ olmadığına inanıyorum en azından eşimi bu konuda tanıyorum. Bu süreç beni çok yıprattı. Ailem affetmemi ve barışmamı istemiyor bir ömür arkamda olduklarını hazır boşanmışken tekrar evlenip eşime (onların görüşüne göre) bakıcılık(!) yapmamı istemiyorlar. Tekrar kariyerime dönmemi hayatıma devam etmemi destekliyorlar. Çocuklarıma bakacaklarını yeni hayatım için elinden geleni yapacaklarını hep söylüyorlar. Hep arkamdalar. Eşimin ailesi ise bizden hiç kopmadı oğullarına yapmadıkları anne ve babalığı babanne dedeliği daima yapmaya devam ettiler. Boşanma aşamasında da boşanmamamız için çok çaba sarfettiler şimdi de tekrar birleştirmek için çabalıyorlar. Torunları her şeyleri. Eşim çift terapisine gitmeyi, beni kaybettiğini yeni yeni anladığını defalarca söyledi, ağladı. Daire kapımın önünde sabaha kadar oturduğu günler dahi oldu. Kendisini halen çok seviyorum evliliğimizin hiçbir alanında yetersiz olduğunu düşünmedim ona hep çok aşıktım halen aşığım. Çocuklarım babalarını çok seviyor. Fakat ben eşimin gözüne baktıkça başka bir kadına dokunduğu hissini aşamıyorum. Acaba ona da böyle baktı mı ona da böyle dokundu mu onun da kokusunu böyle içine çekti mi gibi sorularla boğuşuyorum ve bu eşimden soğumama sebep oluyor. Eşimin açıklamalarına rağmen bende olmayıp o kadında olan ne var diye gecelerce düşünüyorum, uyuyamıyorum. Bir evlilik sürdüren ve bu kadar uzun derdimi okuyan tüm hanımlara soruyorum. Siz olsanız yürütür müydünüz zor da olsa kabul eder miydiniz? Yoksa hazır boşanmışken yeni hayatınıza kariyerinize ve kurduğunuz düzeninize devam mı ederdiniz?
Yaş farkı olabilir sevebilirsininz
Ama adam farklı bir ruh halinde
Aldatmış bilmiyorum ben olsam boşanırım
Ama siz boşanmamak için direniyorsunuz hayırlısı olsun
 
Ben donmezdim, aldatmanin ve bagimliligin affi yok bende. Sinandigim icin konusuyorum löm löm atmiyorum yani.

Ama sizin konusmalariniz affedeceginizi dusundurttu bana en basitinden hala eşim diyorsunuz baskasinin koynuna girmis adama?
 
Hanımefendi sizin aklınız başınızda mı
Birincisi kocanız değil “eski”kocanız
İkincisi güzellediğiniz kadar sevilmeye layık bir adam olsa aldatmazdı
Kompleksli, kendine güvenmeyen, size güvenmeyen bir adam…siz cinsel sorunlarımız var ilaçları yüzünden birlikte olmuyoruz zannederken aylarca başka bir kadınla seviştiği için sizi arzulamamış bir adam….kendi ağzıyla sizi aldatarak ezdiğini ve yok saydığını söyleyen bir adam…..o mükemmel dede ve babaanne varya hani güya sizden hiç vazgeçmeyen, vakti zamanında çalışan bir kadın olduğunuz için ahlaksızlık yapma ihtimaliniz olduğuna inanan bu yüzden oğullarını dolduran karı-koca aranızın bozulmasına kocanızın da size güvenmemesine neden olan insanlar dimi?
Diğer kadınla arası bozuktur yada kadın bu heriften bir halt olmayacağını anlayıp basmıştır kıçına tekmeyi yada o mükemmel dede babaanne salak mısın oğlum elin o….pusu senin hastalığını komplekslerini çekmez, çocuklarında analarını aldattın diye yarın birgün yüzüne bakmaz başımıza kalırsın yeni enayi de bulamazsın bu yaştan sonra git sen ilkini ikna et demişlerdir o yüzden kapınızda yatıyordur. Aşkından sevgisinden minnetinden olsa çatır çatır aldatıp gururla söylemezdi
Yorumunuz beni çok incitti. Söyledikleriniz yanlış ya da kırıcı olduğu için değil. İster istemez içimden geçenleri dışarıdan beni hiç tanımayan birilerinin farkedip yüzüme vurabileceğini düşündüğüm için. Tüm evliliğimi ve öykümü elbette burada anlatamam ama sandığınız ya da gördüğünüz kadar aciz bir profil değilim. Sadece anne baba ile nispeten mutlu ve huzurlu bir ailede büyüdüm. Ve tekrar denemeyip hayatıma bakarsam ileride çocuklarım babasız, kopuk bir ailede büyüdüğü için vicdan azabı çeker miyim? Düşüncesi. Böyle bir midesizliği iç dünyamda sadece çocuklarım için sindirebilirim sadece sevmenin yetmediğini ben de sizler gibi farkındayım. Yine de net ve açıklayıcı yorumunuz için teşekkür ederim
 
Adamin cinsel sorunlari size varmis, baskasina yokmus. Bosandiktan sonra 3-4 ay icinde diger kadinla da olmayacagini gorunce geri donmus, bu kadar rahat bosandigina gore belki sizinle bosanip o kisiyle evlenecekti, o kadin vazgecti.
O kadınla da çok aktif bir hayatı yoktu. Aldatmak için aldattığını eğer boşanmayalım derse bana muhtaç olduğunu düşünüp yine kompleks yaşayacağı icin bu durumu hızla kabullendiğini psikolojik olarak iyi durumda olmadığını söyledi. Ve beni buna inandırdı. Bilmiyorum belki de gözünüzde çok saf ve aptal bir kadın olarak görünüyorum ama inanın öyle değil
 
Ya ben başlığı anlamadım konu sahibemiz zaten boşanmış olduğunu mu unuttu? Yoksa barıştığımda zaten tekrar aldatılacak aşağılanacam ikinciye boşanayım mı diye mi sordu
Merhaba resmi olarak boşandım bekar bir anneyim. Boşanmalı mıyım derken aslında tamamen hayatımdan çıkarmalı mıyım, şans vermeli miyim gibi düşünmüştüm. Ama başlık uzun olsun istemedim. Resmi olarak değil de duygusal olarak boşanmak yoluna bakmak gibi düşünebiliriz. İlk kez konu açıyorum o yüzden tam net olmam gerektiğini bilmiyordum yıllarca internette denk gelir girer ve okurdum yazılanları kaderimde benim de sormak varmış
 
Eşinizin beraber olduğu kadın türü zaten adam evli olduğu için beraber olan kadın türü. Nasıl olsa başıma dert açamaz, ben yer içerim, gezer tozarım kadını. Bir adamın çamaşırı bulaşığıyla vs. uğraşmadan gününü gün eden kadınlardan (taşlamayın lütfen, var böyleleri). Adam boşanınca o da adamı terk etti yani.

Ailesi zamanında "gözünüzün dışarı kayma" ihtimali olduğundan dem vurup sizi eleştirmiş ama kendi oğullarının gözü dışarı kayınca sebepleri ne oldu? Sizin yanınızda olsalardı onlarda oğullarıyla görüşmezlerdi. Geçsinler bu ayakları.

Sorunuza gelince her şey sevmek olmuyor. Siz severken, adamın uzaklığına ilaçların sebep olduğunu düşünürken aldatılmışsınız. Gerçekten yeniden bir araya gelmeyi düşünmeniz şaşırtıcı.

Çocuklarınız sizin ne kadar gurursuz olduğunu suratınıza vuracaklar günü geldiğinde. Tekrar düşünmeniz hata.

Ayrıca konu başlığı ve içeriğiniz çok alakasız olmuş.
Kayınvalide ve kayınbabama gelen tüm soruları da bu alıntı ile cevaplandırayım. Eşim bu hatayı yaptıktan sonra eşimin ailesi sadece benim yanımda oldu oğullarını reddetme seviyesine geldiler ve zaten konuşup, görüşmediler dediğiniz gibi benden bekleyip şüpheye düştükleri durumu oğullarının yaşatması onlar için de şok edici bir durumdu. Kendilerini güzellemiyorum fakat onlar ile de bir sorunum yok iyi insanlar yaşlarından dolayı geri kafalılar ve geçmişte ne gördülerse, ne yaşadılarsa buna göre yorum ve tavır alıyorlar
 
Hanımlar merhaba. Bu soruma sadece evli hanımlar cevap verirse cok sevinirim. Anonim olarak içimi açabileceğim inanın kimsem yok. Ben 36 yaşında 7 yıl evlilik sürdürmüş ve 5 yaşında ikiz erkek çocuk sahibi bir kadınım. Endüstri mühendisiyim, tek çocuğum. Eşim ile aramızda 17 yaş var. Bu evliliğim ne para ne güç ne itibar için yapılmış bir evlilik değil. sizlere yemin ederim ki bu saydığım her şeye ben de en az eşim kadar sahibim. Kendisiyle bir iş yemeğinde tanıştık. Daha önce hayatımda ufak tefek flörtleşmeler hariç kimse olmamıştı. İş yemeği sonrası yaklaşık 6-7 ay peşimden koştu ve beni kendine aşık ettikten sonra evlendik. Ne onun ailesi ne benim ailem bu evliliği onaylamadı. İki tarafında tek sorun ettiği ve aşamadığı şey yaş farkıydı. Eşim ailesinin isteği üzerine 20 yıl önce uygun görülen biriyle görücü bir evlilik yapmış 2 sene ardından sevemediği devam ettiremediği icin ayrılmış. Ve bir daha sevmeden gerçekten aşık olmadan evlenmeyeceğini söylemiş. Evlendiğimizde ben 27 eşim 44 yaşındaydı. Olgun ne istediğini bilen bana kraliçe gibi hissettiren bir adamdı. Evlendikten 1 sene sonra calısmamı sorun etmeye başladı, ailesi gözümün dışarı kayma korkusundan dolayı eşimi bu konuda hep sıkıştırdı. Çocuklarımız oldu derken düzene girdik ve çok güzel yolunda giden bir evliliğim vardı. Ta ki 2022 yılına kadar. 2022 yılında cinsel hayatımızda biraz durağanlaşma başladı eşim epilepsi hastası ve kullandığı ilaçların dozaj değişimi gibi bir durumu olduğunda bu ruh haline yansıyordu fakat cinsel hayatımıza yansıması ilk kez olmuştu. Ve bu eşimde sanırım yetersizliğe sebep oluyordu. Eşimin baskıları ve kıskanclıkları cok fazla artmaya başladı. Artık evimize misafir kabul etmiyordu, ben tek başıma bir yere gidemiyordum. Çocuklarımızın kreş öğretmeni erkek olduğu için görüşmeye dahi gidemiyordum. Hepsini alttan alıyordum çünkü empati yapabiliyordum. Daha sonrasında eşimin bana bu baskıları yaparken aynı zamanda hayatında başka biri olduğunu öğrendim kendisi inkar etmedi. Tek gecelik bir ilişki değildi. 2-3 ay sürmüştü eşim bunu göğsünü gere gere dillendirip beni ezmeye calısıyordu boşanma davası açtım. Davamız görüldü anlaşmalı olarak boşandık. Af bile dilemedi bana ‘sen dünyadaki tek kadın değilsin olsan da olur olmasan da’ gibi bir imaj çizdi. Kadınlık gururumu çok kırdı. Boşandıktan 3-4 ay sonra eşim sanki hiç boşanmamışız gibi davranmaya af dilemeye hatta yalvarmaya başladı. Bunların hepsinin sebebinin aramızdaki yaş farkından dolayı ezilmiş hissettiğini ben aldatırım diye korktuğunu söyledi. Ben görece olarak güzel sevilen sempatik bir kadınım arkadaşlarımız, aile büyüklerimiz düğünlerde ve davetlerde bunu dile getirir. Bunun dile getirilmesinin bile kendisini kötü hissettirdiğini benimleyken erkek gibi hissetmediğini kendisini kücük gördügümü düsündügünü bana yetemediğini hissettiğini söyledi o yüzden beni ezme ve yok sayma gereği duymuş aldattığı kadın 45-47 yaşlarında görece güzel olmayan iki kelimeyi bir araya bile getiremeyen bir kadın aralarında duygusal bir bağ olmadığına inanıyorum en azından eşimi bu konuda tanıyorum. Bu süreç beni çok yıprattı. Ailem affetmemi ve barışmamı istemiyor bir ömür arkamda olduklarını hazır boşanmışken tekrar evlenip eşime (onların görüşüne göre) bakıcılık(!) yapmamı istemiyorlar. Tekrar kariyerime dönmemi hayatıma devam etmemi destekliyorlar. Çocuklarıma bakacaklarını yeni hayatım için elinden geleni yapacaklarını hep söylüyorlar. Hep arkamdalar. Eşimin ailesi ise bizden hiç kopmadı oğullarına yapmadıkları anne ve babalığı babanne dedeliği daima yapmaya devam ettiler. Boşanma aşamasında da boşanmamamız için çok çaba sarfettiler şimdi de tekrar birleştirmek için çabalıyorlar. Torunları her şeyleri. Eşim çift terapisine gitmeyi, beni kaybettiğini yeni yeni anladığını defalarca söyledi, ağladı. Daire kapımın önünde sabaha kadar oturduğu günler dahi oldu. Kendisini halen çok seviyorum evliliğimizin hiçbir alanında yetersiz olduğunu düşünmedim ona hep çok aşıktım halen aşığım. Çocuklarım babalarını çok seviyor. Fakat ben eşimin gözüne baktıkça başka bir kadına dokunduğu hissini aşamıyorum. Acaba ona da böyle baktı mı ona da böyle dokundu mu onun da kokusunu böyle içine çekti mi gibi sorularla boğuşuyorum ve bu eşimden soğumama sebep oluyor. Eşimin açıklamalarına rağmen bende olmayıp o kadında olan ne var diye gecelerce düşünüyorum, uyuyamıyorum. Bir evlilik sürdüren ve bu kadar uzun derdimi okuyan tüm hanımlara soruyorum. Siz olsanız yürütür müydünüz zor da olsa kabul eder miydiniz? Yoksa hazır boşanmışken yeni hayatınıza kariyerinize ve kurduğunuz düzeninize devam mı ederdiniz?
Adam sizin yeme ihtimaliniz olan bütün anneleri kendi yemiş,sizi kısıtlamış , psikolojik baskı uygulamış.Saglik sorunları nedeniyle oluşan problemlerin yükünü size yüklemiş sözde kendi yükü gibi gitmiş kadınla çatır çatır sevişmiş.Eeee yaşlandı size kalkmayan şeyi elaleme güzel kalkmış kıyamam.....
Aklınız varsa aynı kitabı tekrar okumazsiniz siz aldatılan ,psikolojik şiddet gören bir kadınsınız önce bunu idrak edin......
 
Siz çok ağır bir psikolojik vakasiniz bence. O kadar büyük bir öz değer eksikligi yaşıyorsunuz ki . Adam size psikolojik şiddetin alasini uyguluyor siz ondan kopamiyorsunuz. Acilen tedavi olmalisiniz çok acil .
Kopamıyorum değil hanımefendi lütfen böyle ağır şeyler söylemeyin hayatın kime ne yaşatacağı belli olmuyor. Benim tekrar birleşmek isteme sebebim eşimi sevmem değil. Evet seviyorum ve ona aşığım eğer yolumda ilerleme kararı verirsem tekrardan yuva kurabilir miyim başkasını sevip güvenebilir miyim bunu bile düşünemiyorum ve planlamıyorum. Benim acaba tekrar birleşsem mi diye düşünme sebebim çocuklarım. Ben mutlu bir anne ve baba ile sıcak bir aile ortamında büyüdüm. Kopuk ya da mutsuz ailelerde yaşayan arkadaşlarımın içinde hep bir burukluk gördüm yıllarca. Acaba benim gururum ya da tutumum çocuklarımı etkiler mi? Ben onların elinde mutlu birer yetişkin olma hakkını mı alıyorum? Düşüncesi. Bu bahsettiğim olayı yaşayana kadar güzel ve yolunda giden bir evliliğim vardı mutluydum. Cocuklarım da mutluydu iyi bir evliliğim vardı. Sandığınız gibi sürekli ezilen, hor görülen bir kadın hiç olmadım. bu kararımı düşünme sebebim bu. Evli misiniz bilmiyorum ama birazcık empati yapar mısınız lütfen siz nezlinde tüm arkadaslardan ricam bu
 
X