Istanbuldan Antalyaya giderken

Elif

Onur Üyesi
Pro Üye
12 Temmuz 2006
34.878
29.916
60
Antalya’ya giderken, güzergah üzerinde verilecek molalarla ve yapılacak kısa gezilerle, yolculuğu hem keyifli hem de güvenli bir hale getirmek mümkün.

Yazın sıcak yüzünü daha fazla gösterdiği bugünlerde, kendilerini bir an önce mavi sulara atmak isteyen tatilciler yolları doldururken, seyahatlerin önemli bölümü Antalya sahillerine yapılıyor.
İstanbul’un Avrupa yakasındaki Yenikapı iskelesinden araç da taşıyan hızlı feribot, Eskihisar iskelesinden ise arabalı vapurla geçilecek Yalova da “Tatil içinde tatil” yapılacak yerlerden birisi.

“KARACA ARBORETUMU”NDA DOĞAYLA KUCAKLAŞMA Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
Marmara Denizi kıyısındaki yazlık sitelerle adeta bir sayfiye kenti olan Yalova’da, tatilciler TEMA Vakfının kurucusu Hayrettin Karaca tarafından 1980 yılında oluşturulan, “Karaca Arboretumu”nu gezerek, 13.5 hektarlık alandaki bu “Yeşil cennet”te doğayla kucaklaşabiliyorlar.
Yalova-Termal kara yolunda binlerce canlı türünün barındığı arboretumdaki gezi yaklaşık 45 dakikada tamamlanırken, bu sürede, 15 yılda bir çiçek açan, “Sabır ağacı”, Kanada bayrağında, yaprağına yer verilen, “Şeker akçaağacı” gibi daha önce hiç karşılaşılmayan birçok bitki ve ağaç görülebiliyor.

“Karaca Arboretumu”na yapılan ziyaretin ardından kent merkezinde bulunan tatilciler, “Yürüyen Köşk” olarak adlandırılan tarihi binayı gezerek, Büyük Önder Atatürk’ün çevreye verdiği önemi yerinde görme imkanına kavuşuyor.

“YÜRÜYEN KÖŞK”
Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü bahçesinde ve deniz kenarında bulunan köşk, Atatürk’ün 21 Ağustos 1929’da Yalova’ya gelişinde verdiği talimatla, iki katlı, dörtgen planlı, ahşap karkas olarak yapıldı. Atatürk’ün çevreciliğinin en güzel örneklerinden biri olan köşkün hikayesi şöyle:
“Büyük Önder, bir gün köşke geldiğinde bahçıvanı ağacın dallarını kesmeye çalışırken görür. Hemen bahçıvanı yanına çağırarak bunun nedenini sorar. Bahçıvan da ‘Ağacın dalları Köşkün duvarına kadar uzamış’ der. Atatürk, bunun üzerine ‘Ağacın dalını kesmeyin köşkü kaydırın’ emrini verir. Daha sonra 10 Ağustos 1930’da İstanbul’dan getirilen tren rayları kullanılarak bina 4.8 metre kaydırılır ve ağacın dalları kesilmekten kurtarılır.”

Yalova’da geçirecekleri zamana doğa harikası Termal ilçesini de sığdırmaları önerilen tatilcileri, yaklaşık bir saatte ulaşacakları Bursa’da ise dünyaca ünlü “İskender kebabı” ve adı kentle özdeşleşen kestane şekeri bekliyor.

“İSKENDER KEBAP” TATİLCİLERİ BEKLİYOR
Kent merkezine doğru gelindiğinde, yol kenarında kısa süreli mola verilebilecek alışveriş merkezi ve restoranların bulunduğu Bursa’da, tatilciler en iyi İskender kebabını tadabilirler.

Bu arada, Bursa denilince akla ilk gelen kestane şekeri de alınarak yolculuklar daha keyifli ve tatlı hale getirilebilir.

Tatilciler isterlerse, Ulucami, Yeşil Türbe, Muradiye Külliyesi, Osmangazi ve Orhangazi’nin türbelerinin bulunduğu Tophane gibi tarihi ve turistik mekanlara kısa süreli geziler düzenleyebilir.

“İskender kebap” yiyerek ziyafet çeken, kestane şekeriyle de damaklarını büyük bir lezzetle buluşturan tatilcileri, Bursa’dan ayrıldıktan sonra Antalya yolculuklarında bu kez köftesiyle ünlü İnegöl ilçesi karşılar.

Bu ilçede yolun her iki tarafında bulunan köftecilerde mola verip ve İnegöl köftesinin tadına bakma fırsatı bulan tatilcileri, Bozüyük’ü geçtikten sonra girdikleri Kütahya kara yolunda doğal güzellikler eşliğinde bir yolculuk bekliyor.

KÜTAHYA’DA ÇİNİ VE PORSELEN MOLASI
Yol kenarında kurulan stantlarda sergilenen rengarenk çini ve porselenler, Kütahya’ya yaklaşıldığının habercisi oluyor. Ünlü çini ustası Sıtkı Olçar’ın sahibi olduğu mağaza başta olmak üzere “Fabrikadan halka” çini ve porselen satan yerlerde bir çay molası verilerek hem yorgunluk atılmış hem de her bütçe ve beğeniye uygun ürünlerden satın alınma imkanı sağlanmış olur.

Kütahya’ya gelindiğinde Antalya’ya sapmadan gidilecek kent merkezine doğru, Kütahya ve Güral porselen firmalarının mağazaları ile irili ufaklı çok sayıda iş yerinin bulunduğu, “Çiniciler Çarşısı” tatilcileri karşılarken, zamanın adeta durduğu Kazancılar Çarşısı ve Germiyan Sokağı’na düzenlenecek geziyle de tarihte bir yolculuk yapmak mümkün.

Bu arada, Bursa ve İnegöl’ü geçerek karnını Kütahya’da doyurmayı tercih eden tatilciler, kentteki restoranlarda yöreye özgü yemekler tirit, güveç ve mantının tadına bakabilirler.

Yolculuğun devamında, Afyonkarahisar-Kütahya kara yolunun 15. kilometresinde başlayan termal tesisler, sürücüler için dinlenme imkanı sağlıyor.

Bu arada, sürücülerin Afyonkarahisar-Antalya kara yolundaki duble yol çalışmaları nedeniyle daha dikkatli olmaları gerekiyor. Yol çalışmalarının bulunduğu bölgeyi geçen tatilciler, Sandıklı ilçesi ve Hüdai Kaplıcaları’nda dinlenme fırsatı bulabiliyor. Kızılören ilçesindeki belediye botanik çay bahçesi de tatilcilerin dinlenmek için tercih ettiği yerler arasında.

Dinar-Isparta yol kavşağını geçen tatilciler, Eldere mesire alanında, göl kenarında yaban kuşlarını izleyerek dinlenme fırsatı da bulabiliyor.
 
UYARI!!!!begendikleriniz icin rep ve tesekkur butonlarini kullanalim bölümümüze resim ve bilgi harici paylasimlar yapmayalim lutfen
 
X