E
EU1
Ziyaretçi
- Konu Sahibi EU1
- #1
Ufacık çocuklar sırtlarında boylarından büyük çantalarla dersten özel kursa, oradan dersaneye koşturup duruyorlar. Onlardan konuşmaya başladıkları gün okuyup yazmaları, anaokulunda yabancı dil öğrenmeleri, ilkokulda üniversite için çalışmaya başlamaları bekleniyor. Hatta artık doğmamış bebekler bile dershaneye devam ediyor. Tanı Eğitim Anne Rahmi Dershanesi’nin müdürü Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı Müjen İlnem "Dersaneye devam eden bebekler ile etmeyenler arasında 6 aylık zeka farkı oluyor" diyor.
Anne "vur" diyor, bebek vuruyor
Anne karnındaki bebeğe neler öğretilebilir?
Öncelikle güven duygusu. İçinde yaşadığımız toplumda güven eksikliği çok yaygın. Güven duygusu anne karnında başlıyor. Doğru bazı tekniklerle bebeğe henüz anne karnındayken güven kazandırmak mümkün. Bunun yanı sıra bebekte hafıza, zeka, dokunma ve tat alma duyularının gelişimi hızlandırılabiliyor.
Bu eğitime hamileliğin kaçıncı ayında başlanıyor?
Hamile kalmadan önce bile başlanabilir. Bizde önce anneliğe hazırlama eğitimi var. Bebek sahibi olmaya karar veren ebeveyn adaylarını bilinçlendiriyoruz. Aile kavramı nasıl geliştirilir, anne ve babanın sorumlulukları nelerdir, bu dönemde neler yaşayacaklar gibi konularda kısa süren bir eğitim veriliyor. Anne karnındaki bebeğin eğitimi ise hamileliğin birinci ayından itibaren başlıyor. Hamileliğin son ayını yaşayanlar da programa katılabilir.
Önce anne eğitiliyor herhalde...
Elbette önce anneye nelere dikkat etmesi gerektiğini gösteriyoruz. Sigara kullanırsa, alkol içerse, cep telefonuyla konuşursa, elektrikli ocağın yanına yaklaşırsa çocukta ne gibi etkilerin ortaya çıkacağını anlatıyoruz.
Anne doğmamış bebeğiyle nasıl iletişim kurabiliyor?
Bunun pek çok yolu var. Bebekler zaten anne sesini çok çabuk algılıyorlar. Şöyle birtakım bulgular var mesela: Çocuk doğuyor, büyüyor, konuşmaya başlıyor ve annesi ile babasının o henüz rahimdeyken birbirleriyle yaptıkları bir konuşmayı aktarıyor.
Peki nasıl eğitiliyor anne karnındaki bebek?
Bebeğe müzik dinletiyoruz. Özellikle ritimleri çok seviyorlar; hem müzikte hem de egzersizde. Anneye bazı kokulu yiyecekler vererek bebeğin tat alma duyusunu geliştiriyoruz. Bir de anneyi sürekli bebekle konuşmaya, ona dokunmaya teşvik ediyoruz. Dil egzersizlerimiz var. Diyelim bebek tekme atıyor. Anne "Sağa vurdun, şimdi sola vur" diyor. Öyle bir noktaya geliyor ki bu eğitim, sonunda anne "Vur" dediğinde bebek pat diye vuruyor. Anne rahmi dersanelerinde eğitim almış çocuklar ile almayanlar arasında 6 aylık bir zeka farkı oluşuyor.
Dershaneye gelemeyenler hamileler de klasik müzik dinleyerek bebeklerinin zekasını geliştirebilir mi?
Doğru müziği seçmek gerek. Brahms dinletilen prematüre çocukların daha çabuk geliştikleri biliniyor mesela. Ama çok fazla müzik dinletmek de çocuğu içe kapanık yapabilir. Özellikle bebek doğduktan sonra bakıcılar onları TV karşısında ya da müzikle oyalamaya çalışırlar. Bu yanlış. Müzik dinlerken bebeğin yanında olmak, onunla beraber ritim tutmak gerekiyor.
Hamilelikte anne ile bebek arasında bir bağ oluşuyor. Baba da bu sürece dahil edilebilir mi?
Tabii. Babanın da bebekle iletişim kurması şart. Dokunarak, konuşarak bebeğe kendini tanıtabilir.
Ailelerin yaptığı en temel hatalar neler?
Hatanın en vahimi en başta yapılıyor: Evliliği kurtarsın diye, büyük ebeveynler için ya da çocuğu olmamış akrabalar için çocuk yapmak büyük hata. İstenmeyen hamilelik sonucu doğan çocuklar bunu mutlaka anlıyorlar ve hayat boyu birtakım güven sorunları yaşıyorlar. Hamilelik sırasında karı-koca arasında sürekli gerginlik yaşanması da bebeği etkiliyor. Karı-koca elbette tartışabilir, tartışsınlar da. Ama sonra anne, karnına dönüp "Babanla yüksek sesle konuştuk ama bunun seninle ilgisi yok" demeli. Stresli ortamda gelişen bebekler düşük kilolu doğabiliyor.
Bebek doğduktan sonra da izliyorsunuz herhalde.
Evet. Doğumdan sonra da bazı tavsiyelerimiz var. Bebek odasına çeşitli kokular asın, yatağın üzerinde bir oyuncak olsun diyoruz mesela. Anne karnındaki eğitimin devamı verilmeli. Bebeğe masal okumak, onunla konuşmak gerekiyor. Odanın duvarlarına geometrik şekiller, basit kimya, fizik formülleri asmak bebeğin hafızasını geliştirir. Bebeğin yüz hareketlerini taklit ederek ona onunla iletişim kurduğunuzu gösterebilirsiniz.
‘Bebek babayı rahimde dinler’
Şebnem Ersoy (International Hospital-Çocuk Hastalıkları Uzmanı)
Anne karnındaki bebeğin bazı algılama yetenekleri oluyor. Bebeklerde ses algılama yeteneği anne rahminde gelişiyor. Yapılan araştırmalar bebeklerin anne karnındayken dinlediği şeyleri, doğduktan sonra dinlediğinde hatırladığını gösteriyor. Hatta bu, bebeği sakinleştirmekte de kullanılabiliyor. Anne hamileyken klasik müzik dinlemişse, bebek ağladığında aynı müzik dinletildiğinde sakinleşiyor. Bazı bebekler babanın sesini de anne rahminde öğreniyor ve doğduklarında babayı tanıyorlar.
Yeni doğan bebeğin koku duyusu, tat alma duyusu da gelişmiştir. Anne rahminde beş duyunun tamamı değil ama özellikle ses algılama, koku gibi birtakım yetenekler geliştirilebilir."
Anne "vur" diyor, bebek vuruyor
Anne karnındaki bebeğe neler öğretilebilir?
Öncelikle güven duygusu. İçinde yaşadığımız toplumda güven eksikliği çok yaygın. Güven duygusu anne karnında başlıyor. Doğru bazı tekniklerle bebeğe henüz anne karnındayken güven kazandırmak mümkün. Bunun yanı sıra bebekte hafıza, zeka, dokunma ve tat alma duyularının gelişimi hızlandırılabiliyor.
Bu eğitime hamileliğin kaçıncı ayında başlanıyor?
Hamile kalmadan önce bile başlanabilir. Bizde önce anneliğe hazırlama eğitimi var. Bebek sahibi olmaya karar veren ebeveyn adaylarını bilinçlendiriyoruz. Aile kavramı nasıl geliştirilir, anne ve babanın sorumlulukları nelerdir, bu dönemde neler yaşayacaklar gibi konularda kısa süren bir eğitim veriliyor. Anne karnındaki bebeğin eğitimi ise hamileliğin birinci ayından itibaren başlıyor. Hamileliğin son ayını yaşayanlar da programa katılabilir.
Önce anne eğitiliyor herhalde...
Elbette önce anneye nelere dikkat etmesi gerektiğini gösteriyoruz. Sigara kullanırsa, alkol içerse, cep telefonuyla konuşursa, elektrikli ocağın yanına yaklaşırsa çocukta ne gibi etkilerin ortaya çıkacağını anlatıyoruz.
Anne doğmamış bebeğiyle nasıl iletişim kurabiliyor?
Bunun pek çok yolu var. Bebekler zaten anne sesini çok çabuk algılıyorlar. Şöyle birtakım bulgular var mesela: Çocuk doğuyor, büyüyor, konuşmaya başlıyor ve annesi ile babasının o henüz rahimdeyken birbirleriyle yaptıkları bir konuşmayı aktarıyor.
Peki nasıl eğitiliyor anne karnındaki bebek?
Bebeğe müzik dinletiyoruz. Özellikle ritimleri çok seviyorlar; hem müzikte hem de egzersizde. Anneye bazı kokulu yiyecekler vererek bebeğin tat alma duyusunu geliştiriyoruz. Bir de anneyi sürekli bebekle konuşmaya, ona dokunmaya teşvik ediyoruz. Dil egzersizlerimiz var. Diyelim bebek tekme atıyor. Anne "Sağa vurdun, şimdi sola vur" diyor. Öyle bir noktaya geliyor ki bu eğitim, sonunda anne "Vur" dediğinde bebek pat diye vuruyor. Anne rahmi dersanelerinde eğitim almış çocuklar ile almayanlar arasında 6 aylık bir zeka farkı oluşuyor.
Dershaneye gelemeyenler hamileler de klasik müzik dinleyerek bebeklerinin zekasını geliştirebilir mi?
Doğru müziği seçmek gerek. Brahms dinletilen prematüre çocukların daha çabuk geliştikleri biliniyor mesela. Ama çok fazla müzik dinletmek de çocuğu içe kapanık yapabilir. Özellikle bebek doğduktan sonra bakıcılar onları TV karşısında ya da müzikle oyalamaya çalışırlar. Bu yanlış. Müzik dinlerken bebeğin yanında olmak, onunla beraber ritim tutmak gerekiyor.
Hamilelikte anne ile bebek arasında bir bağ oluşuyor. Baba da bu sürece dahil edilebilir mi?
Tabii. Babanın da bebekle iletişim kurması şart. Dokunarak, konuşarak bebeğe kendini tanıtabilir.
Ailelerin yaptığı en temel hatalar neler?
Hatanın en vahimi en başta yapılıyor: Evliliği kurtarsın diye, büyük ebeveynler için ya da çocuğu olmamış akrabalar için çocuk yapmak büyük hata. İstenmeyen hamilelik sonucu doğan çocuklar bunu mutlaka anlıyorlar ve hayat boyu birtakım güven sorunları yaşıyorlar. Hamilelik sırasında karı-koca arasında sürekli gerginlik yaşanması da bebeği etkiliyor. Karı-koca elbette tartışabilir, tartışsınlar da. Ama sonra anne, karnına dönüp "Babanla yüksek sesle konuştuk ama bunun seninle ilgisi yok" demeli. Stresli ortamda gelişen bebekler düşük kilolu doğabiliyor.
Bebek doğduktan sonra da izliyorsunuz herhalde.
Evet. Doğumdan sonra da bazı tavsiyelerimiz var. Bebek odasına çeşitli kokular asın, yatağın üzerinde bir oyuncak olsun diyoruz mesela. Anne karnındaki eğitimin devamı verilmeli. Bebeğe masal okumak, onunla konuşmak gerekiyor. Odanın duvarlarına geometrik şekiller, basit kimya, fizik formülleri asmak bebeğin hafızasını geliştirir. Bebeğin yüz hareketlerini taklit ederek ona onunla iletişim kurduğunuzu gösterebilirsiniz.
‘Bebek babayı rahimde dinler’
Şebnem Ersoy (International Hospital-Çocuk Hastalıkları Uzmanı)
Anne karnındaki bebeğin bazı algılama yetenekleri oluyor. Bebeklerde ses algılama yeteneği anne rahminde gelişiyor. Yapılan araştırmalar bebeklerin anne karnındayken dinlediği şeyleri, doğduktan sonra dinlediğinde hatırladığını gösteriyor. Hatta bu, bebeği sakinleştirmekte de kullanılabiliyor. Anne hamileyken klasik müzik dinlemişse, bebek ağladığında aynı müzik dinletildiğinde sakinleşiyor. Bazı bebekler babanın sesini de anne rahminde öğreniyor ve doğduklarında babayı tanıyorlar.
Yeni doğan bebeğin koku duyusu, tat alma duyusu da gelişmiştir. Anne rahminde beş duyunun tamamı değil ama özellikle ses algılama, koku gibi birtakım yetenekler geliştirilebilir."